Stuttgart, Stuttgart

Stuttgart, Almanya’yı ziyarete gelenlerin çok da tercih etmediği bir şehir olsa da, garip bir şekilde insana kendisini iyi hissettiren bir havası var. Yaşamak için güzel bir şehirmiş izlenimi uyandırıyor ilk bakışta, insanları rahat, aydınlık ve ferah bir şehir sanki…

Tabii tüm bu izlenimlere, bu şehirde yaşayan arkadaşım Gözde’nin anlattıkları ile de kapılmış olmam olası. Şehirde bulunduğum süre içerisinde düzenlenmekte olan animasyon festivali ve Frühlingfest de yardımcı olmuştur.

Stuttgart, Baden-Baden eyaletinin başkenti konumunda ve burada yaşayan halk genel olarak Schwab olarak biliniyor ve haddinden fazla azimli olmalarıyla da tanınıyorlar. Nitekim, Lonely Planet de Stuttgart’ı anlattığı sayfasında, burada yaşayan insanları tanımlarken, mottolarını şöyle açıklıyor: “Çalış, çalış, bir ev yap…”

Gerçek tabii ki bundan biraz farklı. Bu şehirdeki insanlar iyi yaşamayı da seviyorlar. Şehir merkezinde bulunan restaurant ve bira evleri bunu gösteriyor. Belirli bir nezihlik hüküm sürüyor mekanlarda.

Stuttgart, İkinci Dünya Savaşı’nda bombalanmış bir şehir, dolayısıyla bugün gördüğümüz birçok “tarihi” bina, bir yeniden yapım aslında.

İlk olarak şehre tepeden bakabileceğimiz “Aussichtsplatform’dan” başlayalım şehir gezimize. Burası tren istasyonunun kulesi ve Stuttgart’ın en baskın sembollerinden biri olan Mercedes-Benz logosu bu kulenin tepesinde de var.

img_1929

Tellerin arasından da olsa şehri seyrederken, geleceğe dönük projeler hakkında da bilgi sahibi oluyorsunuz.

img_1931

Şehir aynı zamanda çok başarılı hazırlanmış bir Mercedes – Benz Müzesi’ne ev sahipliği yapıyor. Geçmişten bugüne Mercedes’in gelişim sürecini, arka plana koyduğu tarihi gelişmeler eşliğinde anlatıyor. Müzeyi ayrıca anlattığım bir yazı yazmıştım, buradan okuyabilirsiniz.

img_1635

Gelelim şehrin merkezi, Schlossplatz’a. Bu meydanda bulunan Neus Schloss, Dük Karl Eugen’in, Versailles Sarayı’na bir nevi meydan okuyuşu… Bahsettiğim animasyon festivali de burada düzenleniyordu. Nisan ayı için epey riskli bir karar olsa da, açıkhavaya kurulmuş ekranda, insanlar platform ve çimenlere yayılıp filmleri izliyorlardı.

Ben de gün içinde çok kereler burada molalar verip, birkaç film izledim. Özendim, keşke bizim şehirlerimizde de böyle herkese açık açıkhava etkinlikleri gerçekleştirilebilse… Kurulan bir ekranın önüne, isteyen istediği şekilde yayılıp, gösterilen filmleri izleyebilse…

Bahar festivali diyebileceğimiz Frühlingfest alanına gidiyoruz bir gün de. Bu festival sebebiyle ortalıkta geleneksel kıyafetleriyle dolaşan Almanlar, sabahtan başlayarak, metro, s-bahn, sokaklar, otobüs durakları hiç fark etmeden bira içerek dolaşıyorlar.

Tahmin edeceğiniz gibi festival alanında bu durum zirve yapıyor. Almanlar bira konusunda epey iyiler bildiğiniz gibi ve her bölgenin kendi biraları var. Mesafe çok kısa olmasına rağmen Münih’te çok yaygın olan Bavyera biraları, burada yerini bu bölgenin biralarına bırakıyor. Elbette marketlerde bulmanız olası, ama tüm ülkede yaygın tek bir markadan bahsetmek biraz zor.

img_1916

Amaç eğlenmek olunca, festival alanında bira evlerinden, ufak sosisli standlarına kadar her şeyin önünde uzun kuyruklar oluşmuş durumda. Hava da yağmurlu… Çok vakit kaybetmeden şehir merkezine geri dönüyoruz bu sebeple.

Şehir merkezinde bir de kapalı bir pazar alanı bulunuyor. Burada birçok sebze – meyvenin yanı sıra, hazır yemekler, şarküteri, hatta tapaslar bile bulunuyor.

img_2911

Peki Stuttgart’ta nerede yiyelim?

İki mekanı mutlaka denemenizi öneriyorum. Birisi Schönbuch ve sevmeyeni de çok olsa da, değişiklik olması adına muzlu birayı tadın derim.Yanına da ünlü Schwab yemeği Maultaschen iyi gider…

Diğer mekan ise Carl’s Brahaus. Genel olarak bu bölgenin biraları bende “su içiyor” etkisi yarattı ve bu çok hoşuma gitti. Kolay içimli, hafif biralar geldi genelde yemeklerde. Burada ise soslu bir et yemeği olan “schweinebraten” tatmayı tercih ettim.

Son olarak ise gün içinde gidip görebileceğiniz bir “beer garten”, yani bira bahçesi, “Tee Haus”, Weissenburgpark’ta yer alıyor. Şehir manzarası için tercih edebilirsiniz.

img_2970

Bir tek Mercedes – Benz Müzesi’ni gezmek için bile Stuttgart’a yolunuzu düşürebilirsiniz. Üstelik burası Kara Ormanlar turuna başlamak için de ideal bir nokta, hem konum olarak, hem de Türkiye’den ulaşım olarak. Nitekim Stuttgart’a, Türkiye’de birçok şehirden doğrudan uçuş bulunuyor.

O yüzden vaktiniz varsa çekinmeden ekleyin rotanıza. Stuttgart sizi karşılamaya hazır.

Leave a reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *