Sithonia (Halkidiki) Gezi Rehberi

“Umut uyanık adamın rüyasıdır…”  Aristoteles 

Halkidiki Nedir?

Selanik’in hemen uzantısında denize doğru uzanan üç parmak görürsünüz haritaya baktığınızda, bu bölge Halkidiki olarak adlandırılır.

Bu üç parmağın birincisi Kassandra yaz aylarında Sırp, Romen ve Bulgar turistlerin adeta akın ettiği ve daha hareketli bir parmak olarak geçiyor yorumlarda genellikle. Sithonia daha sakin ve ilk parmak Kassandra’ya göre plajları da daha güzel bir bölge. Bu bölgede de Sırp ve Romen yoğunluğu var, fakat bolca Yunan da bölgede denize girmeye gelmekte. Ayrıca Sithonia kamp olanaklarının oldukça geniş olduğu bir bölge. Armenistis Kamp alanı özellikle epey meşhur ve burada konserler de düzenleniyor. Son parmak Athos ise manastırların olduğu ve kadınların girmesinin yasak olduğu bir bölge, özel izinle günde ancak 100 erkek ziyaretçi Athos’u ziyaret edebiliyor. Onun dışında bu bölgeyi denizden görebileceğiniz tekne turları Sithonia’da Ormos Panagias’tan düzenleniyor.

Üstelik Halkidiki, Aristoteles’in doğum yeri olarak kabul ediliyor.

DSC07842

Halkidiki’ye Nasıl Gidilir?

Bu sorunun nasıl ve nereye gideceğinize göre değişen cevapları var.

  • Selanik’e uçakla gidip, buradan kiralayacağınız bir araçla Halkidiki’ye gideceğiniz bölgeye göre değişmekle birlikte 1-1.5 saat gibi sürelerde ulaşmanız mümkün.
  • Eğer kendi aracınızla Halkidiki’ye gidiyorsanız öncelikle yerine getirmeniz gereken bazı prosedürler var. Yunanistan’a arabayla nasıl gideceğinizi anlattığım yazının güncel versiyonu için buraya tıklayabilirsiniz. Arabanızla sınırı geçtikten sonra ise gitmek istediğiniz yere göre durum değişiyor. Eğer otoyolu kullanıyorsanız Asprovalta/Vrasna çıkışından çıkmanız size yaklaşık 1-1.5 saat vakit kazandıracak. Bu çıkıştan çıktıktan sonra ise “Halkidiki / Porto Karras” tabelalarını takip ederek bölgeye ulaşabilirsiniz. Birçok yazıda Selanik’e vardıktan sonra otoyolda “Halkidiki” tabelalarını takip etmeniz gerektiğini okuyacaksınız, fakat o rota tam anlamıyla bir vakit kaybı. Ben ihmalkarlıkla öyle okuduğum için navigasyonu açmadan ilerledim, en son baktığımda 2 buçuk saat olarak gösterdiği için süre dolunca “sanki gelmiş olmamız lazım” diye tekrar baktığımda “1.5 saat” yazısını görünce yaptığım yanlışı anladım. 🙂 Bu rota üzerinde otoyol gişeleri var ve Halkidiki’ye ulaşana kadar 6 Euro otoyol ücreti vermeniz gerekecek. Eski yolu takip ederseniz ise yine 1 saat civarı zaman kaybı yaşayacaksınız, fakat yolun sıkıcı olduğu söylenemez. Otoyolu takip ederseniz İstanbul’dan yaklaşık 8-9 saat arası gitmek istediğiniz bölgeye göre Halkidiki’ye ulaşmanız mümkün.

Halkidiki bölgesinde toplu taşıma yetersiz, dolayısıyla arabasız çok verimli bir tatil geçirebilmeniz mümkün değil.

Biz Sithonia’da Porto Koufo’da bulunan Hotel Asterias’ta kaldık, kişi başı kahvaltı dahil 27 Euro ödedik ve çok memnun kaldık.

DSC07852

Sithonia Plajı

Tek tek plajlardan bahsetmeden önce bir uyarıda bulunmak gerek. Her an bir şezlonga oturup kahve içip, bir şeyler yemek istemeyebilirsiniz, o yüzden eğer etrafı gezecekseniz ve gün içinde tek bir koyda oturmayacaksanız yanınıza şemsiye ve varsa sandalyelerinizi alırsanız daha kolay bir gezi geçirirsiniz.

Porto Koufo

Burası Yunanistan’ın en büyük doğal limanı, yani anlayacağınız üzere kapalı bir koy. Fakat bu sizi ürkütmesin. Denizi tertemiz ve manzara şahane. Özellikle günbatımı saatlerinde koy kızıla boyanıyor.

DSC07819
Günbatımında Porto Koufo

Plajda kamp yapanların karavanları da var. Şezlonglu bölümler de mevcut, bu şezlonglardan bir şey yeme-içme karşılığı ücretsiz yararlanabiliyorsunuz. Tek bir kahve içmeniz bile yeterli. Genel olarak frappe türü kahveler ve biralar 3 Euro civarında.

DSC07807
Porto Koufo

Elia Bölgesi Plajları

Bu bölgenin suyu hem durgun, hem de temizdi. Elia Plajı adı verilen plaj bize fazla kalabalık geldiği için durmaktan vazgeçmiş devam ederken, yolda rastgele gördüğümüz bir plajda durduk. Sandalyelerimizi bir ağacın altına koyup bir süre burada denize girdik. Gerçekten çok güzeldi.

DSC07826
Elia Bölgesi

Koviu Plajı

Daha otelimize giderken yolda görüp denizin rengine vurulup, plajı derhal listeye aldım. İlk hazırladığım taslak programda dikkatimi çekmemişti oysa, demek gerçeğini görmek bazen durumu değiştirebiliyor.

DSC07838
Koviu Plajı

Plajın bir kısmı serbestçe şemsiyenizi açıp oturabileceğiniz bir kısımdan oluşuyor. Ayrıca şezlonglu kısımlar da var, fakat maalesef burada ücretliler. İki şezlong bir şemsiye 5 Euro’ya kiralanıyor. Plaja yakın bulunan restauranttan da bir şeyler ısmarlamanız mümkün. Ayrıca su altında muazzam bir canlılık var, deniz gözlüğünüzü ve varsa su altı kameranızı unutmayın. Plaja tıpkı Kaputaş gibi arabanızı yola park ederek ulaşabiliyorsunuz. Park yeri bulma sıkıntısı var, iniş bölgesine nispeten uzak yerlere park etmeniz gerekebilir.

FHD0036
Koviu Plajı

Paradisos Plajı

Burası üst üste kalabalık plajlara uğradıktan sonra ilk gördüğümüz ve çok bir özelliği olmamasına rağmen nispeten sakin olması sebebiyle sığındığımız bir plaj oldu. Sithonia’nın en büyük kasabası Neos Marmaras’a yakın bir bölge burası. Plaj bizim kıyı kasabalarımızdaki gibi uzun bir kumsal ve kumsala yayılmış şezlonglardan oluşuyor. Şezlongları kullanmak bir şey yeme-içme karşılığı ücretsiz.

FHD0066
Paradisos Plajı

Portokali Plajı

Gitmeden önce okuyacağınız hemen hemen tüm yazılarda Sithonia’nın en güzel plajı olarak göreceksiniz burayı ve ben böyle şeylere mesafeliyimdir genelde. Yine de gitmeden olmazdı ve gerçekten o kadar sevdik ki, tüm günümüzü burada geçirdik.

Plajın, daha doğrusu bu bölgenin üç bölümü var. Biri bizim bildiğimiz anlamda bir “beach bar”, fakat aşırı yüksek sesli müzik ve kazık fiyatlar yok. Frappe ve biralar 3.5 Euro. Şezlonglar ücretsiz. Tabii ki yine bir şeyler tüketmenizi bekliyorlar.

DSC07884
Portokali Plajı

Beyaz kayalar sebebiyle suyun rengi turkuaz tonlarına çalıyor ve yine aynı kayalar sebebiyle su altı canlılığı görülesi, yüzerken kalamar bile gördüm. Tabii ki kayalık bölgelerinde deniz kestaneleri de var, fakat oralara uğramadan ve ayağınızı basmadan yüzmeniz mümkün. Fotoğrafta yer alan yüksek kayaya çıkmak istiyorsanız ise dikkatli olmanızda fayda var.

Bu kısmın denize bakarken sağında yer alan tarafta ise yine şemsiye ve sandalyelerinizi koyup istediğiniz gibi yüzebiliyorsunuz. Daha ilerisindeki kayalıkların girişinde “çıplaklar alanı / mayo giymeyin” yazıyor olsa da bu popülariteden sonra bu durum değişmiş, sadece tabelası kalmış. Yine de nadiren de olsa nudistler görülebiliyor. Bu kısım aynı zamanda Kavourotrypes olarak da biliniyor.

DSC07859
Kavourotrypes / Portokali Paljı kesişimi

Şezlonglu bölümün solundaki tepede yer alan ağaçların altına ise çadır kuranlar görülüyor. Oradaki gölgeden de aynı zamanda sandalyelerinizle giderek yararlanmanız mümkün.

Plajdan Athos Dağı da gözüküyor.

DSC07865
Athos Dağı

Karidi Plajı

Galiba bu gezinin en büyük hayalkırıklığı oldu burası benim için. Birçok yazıda bölgenin en güzel plajlarından olarak geçen Karidi biz gittiğimizde arabayı park edecek yer bile bulmanın zor olduğu bir kalabalığı ağırlıyordu. Yüksek sezondan dolayı bu durum normal olarak kabul edilebilir, fakat bu kalabalık sebebiyle suyun rengi fotoğraflarda görülenden oldukça uzak ve bulanıktı, sığ kısımlarda ise güneş yağı tabakası vardı. Çok kısa bir zamanda toplanıp plajdan ayrıldık.

Fava Plajı

Aslında şemsiyemiz olsa gene tüm günü burada geçirmek isteyebilirdim ve burası favori plajlarımdan olabilirdi. En sevdiğim şekilde taşlık bir kumsal, beyaz kayalar ve turkuaz bir renk. Maalesef plajda gölge sıkıntısı var. Çadır ya da şemsiye olmadan uzun süre güneşin altında durabilmeniz mümkün değil. Tamamen tesissiz bir plaj burası.

DSC07905
Fava Plajı

Trani Ammouda Plajı 

Burası da şezlonglarından ücretsiz yararlanabileceğiniz, Vourvouru bölgesinde bulunan bir plaj. Denizi dalgalı olmasına rağmen temizdi, bunun yanı sıra kalabalık olmaması da cazip geldi. Çok bir şey vaat etmiyor, ama yorulduğunuz bir anda yakınlardaysanız uğrayabilirsiniz. Frappe’yi 3.5 Euro’ya içebilirsiniz.

DSC07908
Trani Ammouda Plajı

Agios Yiannis Plajı 

Burası hem şemsiye ve sandalyelerinizle özgürce kullanabileceğiniz bir kumsaldan, hem de “lüks” bir “beach bar” işletmesinden oluşuyor. Bu işletme yeni kurulmuş ve bu yüzden plajın yüksek olan puanı düşüşe geçmiş durumda. Burada loca kiralama 10 Euro, şezlong-şemsiye kiraları ise 5 Euro. Yiyecek içecek fiyatları diğer yerlerle hemen hemen aynı denilebilir, bazı kalemlerde 1 ya da 2 Euro yukarı yönlü fark var.

DSC07836
Agios Yiannis Plajı

Sithonia Restaurantları

Porto Marina (Porto Koufo) 

Çok lezzetli bir kalamar ve daha az lezzetli bir midyeli pilav yedik burada. Midyeli pilavda beklentim sanırım Thassos’ta yediğim pilav sebebiyle yükseklerde geziyor ve son iki Yunanistan gezimde yediklerimi beğenmiyorum, bu yüzden de buradan sonra midyeli pilav yemedim bir daha bu gezide. Biz en çok ızgara kalamar seviyoruz Yunanistan’da, burada alışık olduğumuzdan farklı geliyor. Yanına peynirin eritilmesiyle yapılan buyurdi, şahane bir cacıki ve bir de Yunan salatası eşlik etti. Bir de tabii ki Babajim uzosu. Üç kişi 50 Euro hesap ödedik.

Gyrosmania (Nikiti) 

Bir öğlen yemeğinde uğradık buraya, benim çok sevdiğim Yunan döneri gyros yemek için. Nikiti’de deniz kenarında salaş bir yer burası, yaptıkları gyros da gerçekten şahaneydi. Pita gyros, tavuk souvlaki, cacıki, 2 Mythos bira ve bir koladan oluşan yemeğimize 20 Euro hesap ödedik. (Ufak bir hatırlatma, gyros genellikle domuz etinden yapılıyor. Hassasiyetiniz varsa tavuk ürünlerine yönelmeniz gerekecek.)

IMG_3773

To Symidi (Paradisos) 

Neos Marmaras’a yakın Paradisos’ta bulunan ve tüm Yunanistan seyahatlerimde yediğim en şahane ahtapotlardan birini yapan mekan. Ahtapotu “çok güzel, çok güzel…” diye diye yedik. Kalamarı da bir o kadar güzeldi. Yediğimiz Miramare salatası da muhteşemdi. Kabak kızartma ve tabii ki cacıki de söyledik, yanına da Sakız Adası’na ait Kazanisto uzosu. 48 Euro hesap ödedik. Denizin dibinde yemek yememiz de cabası… Maalesef ciddi bir sivrisinek sorunu var. İstediğinizde “sinkov” benzeri bir sprey getiriyorlar.

IMG_3782

Taverna Tzitzikas (Porto Koufo) 

Otelimizin burada yer alması sebebiyle iki akşam yemeğimizi Porto Koufo’da yedik, fakat maalesef Tzatzikas’ta yediğimiz yemekten çok memnun kalmadık. Yine güzeldi, ama işte diğerleri gibi değil. Cacıki, dolmadakia, buyurdi, Yunan salatası, musakka, ahtapot, sardalya ve ev yapımı çipurodan oluşan yemeğimize 62.20 Euro hesap ödedik. Buradaki garson ilginç bir şekilde “little little, into the middle…” geyiğinden haberdardı. Hanginiz anlattı? 🙂

Garlic Restaurant (Vourvouru) 

Yine öğlen yemeğinde gyros yemek için uğradığımız bir yer oldu burası. Havanın çok sıcak olduğu bir gün öğlen sıcağını burada atlatmayı başardık. Gyros yorumlarda çok övülüyordu ki gerçekten güzeldi ve et ağırlıklıydı, fakat cacıki ve hardal az kalmıştı bana göre. Hamburgerleri de dana etinden yapıyorlar (fakat birçoğunun içinde domuz pastırması var) ve çok başarılı duruyordu. Tavuk souvlaki, pita gyros, 2 Mythos bira ve 1 kolaya 20 Euro ödedik.

IMG_3864

Aristos Tavern (Ormos Panagias) 

Burası Vourvouru bölgesinde yer alan küçük bir yerleşim yeri. Aristos Tavern ise şahane… Öncelikle kumsalda yan yana masalar atmış tavernalardan biri burası. Manzara şöyleydi;

DSC07924

Ahtapot yine çok lezzetliydi, bir de Sakız adasında yediğimiz ve hamsiye benzeyen gavros adlı küçük balıklardan söyledik ki uzun zamandır bu kadar “balık” tadı taşıyan bir balık yememiştim. Elbette cacıki ve devamında kabak kızartma, Akdeniz salatası, buyurdi ve uzo Matareli… 53.70 Euro hesap ödedik.

IMG_3889
IMG_3890

Ormos Panagias’a Trani Ammouda’dan giderken güzel bir manzara var tepede. Günbatımında izleyebilirsiniz özellikle.

DSC07927

Porto Carras bölgesinin ise şarapları ünlü, zaten bölgeden geçerken geniş üzüm bağlarını görüyorsunuz. Porto Carras marka şarapların üretildiği fabrikada yer alan mağazadan şarap alabilirdiniz, fiyatlar uçuk değil. Aynı zamanda marketlerde de bölgeye özgü şaraplar satılıyor.

DSC07939

Yaklaşık 10 ay aradan sonra özlediğim Yunanistan’da yaz sezonunu Temmuz ayında açtım. Yediğim ahtapotların, içtiğim uzoların tadı damağımdayken yazıyorum bu yazıyı. Gözüm hala oralarda, artık ne zaman okuyorsanız bu yazıyı, hepinize kalimera ya da kalispera…

IMG_3791

Leave a reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *