Trakai Gezi Rehberi

Evimden 2500 kilometre uzaktayım, ama önüme gelen menüde neler yazdığını anlamak için bu kez İngilizce’ye ihtiyaç duymuyorum. Yemekler de, isimleri de yabancı değil bana. Ufak harf farklılıkları var elbette, ama seçeneklerim arasında kavurma var, tavuk var, balık bile var. Aslında Türk lokantalarının çokluğu düşünülünce bu o kadar garipsenecek bir şey değil, ama bu restaurant bu şehrin yerlilerine, Karay Türkleri’ne ait. Yüzyıllardır Trakai’yi ev bellemişler. Ne yazık ki bugün sayıları çok azalmış ve buna bağlı olarak konuştukları dil de yok olmaya yüz tutmuş durumda.

Etraf Rus kaynıyor. Bunda haftasonu olmasının ve Trakai’nin Rusya’nın Baltıklar’daki toprağı Kaliningrad’a çok yakın olmasının da payı var. Rengarenk evler arasından, hafızamda tuttuğum basit haritayı kafamda canlandırarak yürüyorum yalnızca. Küçük bir şehir burası ve birçok kereler önemli dönemeçler yaşamış tarih boyunca.

Trakai Gezi Rehberi

Trakai Nedir? 

Litvanya’da Vilnius’a bir saat mesafede bir şehir. En çok Ruslar tarafından ziyaret ediliyor olsa da, bizim açımızdan önemi burada 14. yüzyıldan beri bir Türk azınlığın yaşıyor olması; Karay Türkleri. Aslında ilk olarak bugünkü Irak’ta ortaya çıkmışlar, Litvanya’ya ise Kırım’dan gelmişler ve beraberlerinde kültürlerini de getirmişler.

Dinleri Musevilik’in ufak farklılıklarla yorumundan ibaret, örneğin bu farklılıklardan en ilginçlerinden birisi ibadethaneye girerken ayakkabılarını çıkarmaları. Bu farklılıklar belki de onları 2. Dünya Savaşı’nda bir ölçüde öldürülmekten kurtarmış. Naziler, Karay Türkleri’ni kimi zaman Yahudi olarak görmemişler, dolayısıyla onlara dokunmamışlar, öyle ki Doğu Avrupa’da birçok Yahudi “Karay Türk’ü” olduğunu söyleyerek kendilerini kurtarmış. Yine de tümden bir dokunulmazlıktan söz edemeyiz. Din işlerinde İbrani alfabesini kullansalar da, günlük konuştukları dil bizim bugün konuştuğumuz Türkçe’ye çok benziyor. Ne yazık ki Karay Türkleri’nin sayısı da, bu dili konuşanlar da gitgide azalmış durumda. Bugün yalnızca 250 kişinin Karay Türkçesi’ni konuşabildiği söyleniyor, Litvanya toplumunun içinde Rus ve Polonyalılar’la birlikte eriyorlar.

Trakai Gezi Rehberi

Trakai’ye Ulaşım

Trakai’ye Vilnius’tan hem otobüs, hem de trenle ulaşabiliyorsunuz. Tren çok sık yok, o yüzden otobüsle gitmek daha mantıklı. Denk geldiğiniz otobüse göre 1.80 ya da 2 Euro ödüyorsunuz. Otobüs istasyonu da, tren istasyonu da merkeze yaklaşık 20 dakika yürüme mesafesinde ve gerçekten güzel bir yol. Boş yere yürümüş olmuyorsunuz, ama “ben kendimi bu kadar yoramam” derseniz de merkeze taksi yaklaşık 2 Euro tutuyor.

Trakai Gezilecek Yerler 

Trakai’ye muhtemelen otobüs ya da trenle gelmişsinizdir. Öyleyse hemen üst satırda söylediğim gibi tabana kuvvet. Çoğunlukla düz ilerleyeceğiniz bir yol sizi bekliyor. Yol üzerinde önce renkli, ahşap evler çıkıyor karşınıza. Sonra yavaş yavaş şehirleşme başlıyor. Bir yerde “Tatar Parkı” görüyorsunuz örneğin, parkın adı Türkçe yazılmış.

Şehir merkezine giderken ilk olarak Yeniden Doğuş Ortodoks Kilisesi‘ni görüyorsunuz. Kiliseyi gezmek mümkün. Hemen arkasındaki sokağa girerseniz, şehir merkezindeki özellikle koruma altına alınmış evlerin, daha doğal hallerini görebilirsiniz.

Trakai Gezi Rehberi – Ortodoks Kilisesi

Arkadaki sokakları da biraz gezdiyseniz devam edelim. Daha klasik bir yapıda, bir başka büyük kilise göreceksiniz sonra. Biraz sonra bahsedeceğim Trakai Kalesi ile aynı döneme ait bir kilise burası. Kutsal Meryem Kilisesi… Yine burada da o renkli evlerden göreceksiniz, Trakai’nin genelinde olduğu gibi.

Artık şehrin içine giriyoruz ve Karaimu Caddesi‘ndeyiz. Bu cadde Trakai’nin en çok bilinen caddesi, zira ahşap evlerin en iyi korunmuş hallerini burada görüyorsunuz. Ayrıca benim kapalı olduğundan göremediğim Karay Türkleri’nin ibadet mekanı Kenessa da burada bulunuyor.

,Trakai Gezi Rehberi

Caddenin tam girişinde bir de Karay Türkleri’nin yaşamını öğrenebileceğiniz Etnografya Müzesi bulunuyor.

Gelelim en önemli noktaya; Trakai Kalesi. Trakai ile ilgili yazıları okurken hiç sekmeden Trakai’nin sembolü olarak rastladığınız bu kızıl kale aslında bir ada kalesi, fakat bugün ana karaya bir köprüyle bağlı. Fotoğraflarında genellikle sanki çok sessiz sakin bir yerde, yerleşimden uzak görünmesinin sebebi de bu adada olma hali.

Trakai Gezi Rehberi – Trakai Kalesi

Galve Gölü’ndeki bu adada bulunan Trakai Kalesi 1400’lü yıllarda Dük Vytautas’ın şehrin korunması için mevcut kaleden daha güçlü bir kaleye ihtiyaç duyması sebebiyle yapılmış. Sonrasında birçok kereler restore edilmiş. (Kalenin alışık olduğunuz fotoğraflarını paylaşamıyorum, buna takıntılarım izin vermiyor 🙂 Çünkü sanırım bir arızadan dolayı yukarıdaki fotoğrafta da belli bir şekilde gözüktüğü gibi kalenin önüne kabak gibi seyyar tuvaletleri dizmişlerdi ve fotoğrafların hepsini katlettiler.)

Kalenin içerisinde geniş çaplı bir tarih müzesi bulunuyor. İç avlusundaki his gerçekten çok etkileyici. Hem bir yandan üstünüz açık, hem de bir o kadar korunaklı bir yerdesiniz. Müzeyi gezerken odalar arasında epey bir o avlunun merdivenlerinde dolaşıyorsunuz.

Bu müzede de Karay Türkleri hakkında bilgiler var elbette, neticede Trakai tarihinin bir parçası onlar da. Fakat çok geniş bir yer ayrıldığını söyleyemeyeceğim. Kaleye giriş 8 Euro, öğrenciler için ise 4 Euro. Rehberli turlar ise 18 Euro. Yaz aylarında kalenin avlusunda konserler de düzenleniyormuş.

Trakai Gezi Rehberi – Trakai Kalesi İç Avlu

Trakai’de aynı zamanda göl üzerinde gayet ekonomik bir şekilde bir tekne turu da yapabilirsiniz. Kış olmasından kaynaklı olabilir mi bilmiyorum, ama tur 2 Euro’ydu. Yaklaşık yarım saat sürüyor ve Trakai Kalesi’ni arka cephesinden de görebiliyorsunuz böylece. Aynı zamanda göl üzerinde daha açıklara da tekneyle gidebiliyorsunuz.

Trakai Gezi Rehberi – Galve Gölü Tekne Turu

Tekneden inip, tekrar köprüden geçerek ana karaya döndükten sonra sağa doğru ilerlerseniz oradan da kalenin güzel fotoğraflarını yakalamanız mümkün. Aynı zamanda şehrin turistlerin çok gitmediği tarafının görüntüsü de bu taraftan ve kaleye ulaşan köprüden epey güzel gözüküyor.

Trakai Gezi Rehberi – Trakai

Trakai Yeme İçme

Trakai’de Karay mutfağının ana öğelerinden birisi kıbın denilen börekler.

Kybynlar

Karaimu Caddesi’nde, tam da kaleye yakın bir noktada bulunuyor bu restaurant. Yazının girişinde bahsettiğim gibi menüsündeki Karay Türkçe’si ile yazılmış kısımları anlamak bizim için zor değil. Ben burada koyun ve dana etli, bir de et-patates karışımı içeren üç kıbın yiyorum. Yanına da Karay Türkleri’nin içkisi karaimu trauktine içiyorum. Bu içki aynı zamanda Litvanya Kültürel Mirası’nın bir parçası olarak kabul ediliyor. Bu masaya verdiğim hesap ise 11 Euro. İlginç bir şekilde bu içkiyi Trakai’deki marketlerde bulamadım. Servis gerçekten inanılmaz yavaş.

Trakai Gezi Rehberi – Kybynlar

Leave a reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

2 comments